Tedbirli Olmak Ne Demek? Gelecekteki Etkileri Üzerine Bir Düşünce Hepimiz, günlük yaşamda bir noktada “tedbirli olmak” kavramını duymuşuzdur. Peki, bu kelime gerçekte ne anlama geliyor ve gelecekte nasıl bir rol oynayacak? Gelecek, hızla değişen bir dünya, dijitalleşmenin her yönüyle hayatımıza sirayet ettiği bir dönem. Teknolojinin yükselişi, toplumsal değişimler, iş dünyasındaki dönüşüm; bunlar hep bize her geçen gün daha fazla risk ve fırsat sunuyor. Bu noktada, tedbirli olmak bir hayli önemli bir hale geliyor. Ama sizce gelecekte, tedbirli olmanın tanımı nasıl değişecek? Erkekler, stratejik ve analitik düşünme biçimleriyle daha çok riskleri hesaplamak ve önceden görmek üzerine mi odaklanacak? Kadınlar ise, toplumsal…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Olumsuz İletişime Neden Olan 5 Örnek: Ekonomik Perspektiften Bir Değerlendirme Ekonomi, her zaman sınırlı kaynakların yönetilmesi ve bu kaynaklar üzerindeki tercihlerle ilgilidir. Kaynakların sınırlılığı, her seçimde bir fırsat maliyetini doğurur ve bu maliyetler, karar alıcıların gelecekteki seçimleri üzerinde doğrudan etkili olur. Ancak bazen bu ekonomik kararlar, sadece maddi kayıplar değil, aynı zamanda sosyal ve psikolojik kayıplara da yol açar. İletişim, hem bireysel hem de toplumsal seviyede bu kararların nasıl alındığını ve sonuçlarının nasıl şekillendiğini etkiler. Olumsuz iletişim ise hem ekonomik verimliliği düşürür hem de toplumsal refahı tehdit eder. Ekonomist bakış açısıyla, olumsuz iletişim çeşitli biçimlerde piyasa dinamiklerini, bireysel kararları ve…
Yorum BırakSalık Nasıl Yazılır? TDK’ye Göre ve Küresel Perspektiften Bir Bakış Türkçede dilbilgisi ve yazım kuralları zaman zaman kafa karıştırıcı olabiliyor. “Salık” kelimesi de sıkça karşılaşılan, yanlış yazım sorunlarından biridir. Ancak, bu kelimeyi doğru yazmak sadece dil bilgisi açısından değil, aynı zamanda dilin evrimi ve kültürel anlamı açısından da ilginç bir konu sunuyor. Salık kelimesi, hem dilimize özgü hem de diğer kültürlerle bağlantılı birçok dinamik taşıyan bir sözcük olarak karşımıza çıkıyor. Hadi gelin, “Salık” nasıl yazılır sorusunu küresel ve yerel perspektiflerden ele alalım. Salık Kelimesinin TDK’ye Göre Yazımı Türk Dil Kurumu (TDK) sözlüğüne göre, “salık” kelimesi doğru yazımıyla salık olarak kaydedilmiştir.…
Yorum BırakObsesif Gülme Bozukluğu Nedir? Psikolojik Bir Mercek Altında Bir Psikoloğun Meraklı Girişi: İnsan Davranışlarının Karmaşıklığı İnsan davranışları her zaman derinlemesine incelenmeye değer bir konudur. Çoğu zaman, davranışlarımızın sebepleri ve motivasyonları yüzeyin altındaki duygusal, bilişsel ve sosyal faktörlerle şekillenir. Bu sebeple, bir psikolog olarak insanları anlamak, bazen alışılmadık ve beklenmedik davranışların kökenlerini çözümlemekle ilgili bir yolculuk gibi gelir. Bugün ise, bir grup insanın yaşadığı, ancak çoğu zaman gizli kalan, daha az bilinen bir psikolojik durumu ele alacağım: obsesif gülme bozukluğu. Obsesif gülme bozukluğu, istenmeyen ve kontrol edilemeyen bir şekilde gülme krizlerinin yaşanmasıdır. Bu bozukluk, genellikle duygusal düzenlemede zorluklar yaşayan bireylerde görülür…
Yorum BırakNebri Ne Anlama Gelir? Günümüz dünyasında, her geçen gün yeni kelimeler ve ifadeler hayatımıza giriyor. Bazıları dilin evrimine katkı sağlarken, bazıları da toplumsal değişimlerin ve kültürel dönüşümlerin bir yansıması oluyor. Peki ya “nebri” kelimesi? Bu kelime, özellikle günümüz Türkçesinde nadiren duyuluyor ancak derin anlamları ve gelecekteki potansiyel etkileriyle dikkat çekici bir terim. “Nebri” ne anlama gelir? Hep birlikte bu sorunun ardında yatan gizemi keşfetmeye ve kelimenin toplumsal bağlamda nasıl şekillenebileceğini tartışmaya ne dersiniz? Nebri: Anlamı ve Kökeni Nebri, köken olarak Osmanlı dönemine dayanan bir kelime olup, genellikle eski Türkçede “soylu” ya da “seçkin” anlamında kullanılmıştır. Aynı zamanda bazen “soylu bir…
Yorum BırakKılcallık Deneyinin Amacı Nedir? Bir Hikaye Aracılığıyla Keşif Bir sabah, Anna, eski okul kitaplarını karıştırırken eline geçen bir biyoloji kitabı, yıllar sonra kendini bulacağı bir deneyime açılan kapıyı araladı. Kitabın sayfaları arasında kaybolmuştu. Hemen gözleri kılcal damarların resimlerine kaydı. O an, yıllar önce biyoloji dersinde öğrendiği kılcallık deneyinin anlamını daha derinden kavrayacağını bilmiyordu. Bu yazıda, işte tam o noktada başlayan bir keşif yolculuğuna davet ediyorum sizi. Kılcallık deneyini ne kadar çok anlamaya çalıştıkça, aslında bir şeylerin ne kadar gizli, derin ve etkili olduğunu daha iyi fark ettim. Gelin, bu deneyin ardındaki amaca bir göz atalım ve Anna ile birlikte, bilimsel…
Yorum BırakMakine İhtisas Ne Demek? Toplumsal Yapıların ve Bireylerin Etkileşimi Üzerine Bir Sosyolojik Bakış Bir Sosyologun Bakışı: Toplumsal Yapılar ve Bireylerin Dinamik İlişkisi Toplum, yalnızca bireylerin bir arada yaşadığı bir alan değildir. Aynı zamanda her bireyin içinde yer aldığı sosyal yapılar ve normlar aracılığıyla şekillenen bir ağdır. Bu ağ, toplumsal rollerden, ekonomik sistemlere, kültürel değerlerden, cinsiyet rollerine kadar birçok faktörle biçimlenir. Sosyolog olarak bu yapıları incelemek, bireylerin toplumsal pratiklerde nasıl birer aktör haline geldiklerini anlamak, toplumsal normların nasıl yerleştiğini sorgulamak benim için her zaman derin bir anlam taşır. Bugün, bu yazıda “makine ihtisası” gibi kavramı, toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel…
Yorum BırakKıyı Suları Ne Demek? Ekonomik Perspektiften Bir İnceleme Giriş: Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları Bir ekonomist olarak her zaman düşündüğüm temel bir kavram, kaynakların sınırlı olmasıdır. Dünyada mevcut olan her şey, sınırlıdır; bu nedenle, insanların ve toplumların sürekli olarak seçimler yapması gerekir. Kaynaklar sınırlı olduğunda, hangi kaynakların nerelerde ve nasıl kullanılacağına dair kararlar almak, ekonomik sistemlerin temelini oluşturur. Bugün, deniz ve okyanusların kıyı bölgelerinde bulunan su kaynakları da bu sınırlı kaynaklar arasında yer alır. Kıyı suları, hem doğal hem de ekonomik açıdan önemli bir yer tutar ve bu su kaynaklarının nasıl kullanıldığı, sadece yerel değil küresel ölçekte de büyük ekonomik…
Yorum BırakKoşu Sabah mı, Akşam mı? Gerçekten Hangi Zaman Daha İyi? Hadi, dürüst olalım: Koşu yapmaya karar verdiğinizde aslında ne kadar “doğru zaman” olduğunu hiç düşündünüz mü? Sabah mı, akşam mı? Hangi zaman diliminde koşmak daha verimli? Bu konu, spor dünyasında yıllardır tartışılıyor ve aslında herkesin kendine göre bir cevabı var. Ama ben size cesurca söyleyeyim: Koşu yapma zamanını seçerken çoğu kişi aslında sadece rahatlatıcı bir bahaneye sığınıyor! Evet, yanlış duymadınız, hem sabah hem akşam koşusu da kendi zayıf yönleriyle geliyor. Ve kimse bu konuda tam anlamıyla haklı değil! Sabah Koşusu: “Gerçekten Mükemmel mi?” Sabahları koşmak, tabii ki kulağa harika geliyor.…
Yorum BırakRamazan ayında oruç tutan bir Müslümana iftar ettirmenin fazileti, İslam toplumlarında yüzyıllardır bilinen ve uygulanan önemli bir ibadettir. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), bu amelin sevabını müminlere bildirmiş ve onları bu güzel davranışa teşvik etmiştir. Zeyd b. Hâlid el-Cühenî (r.a.)’den rivayet edilen bir hadiste, Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: > “Kim bir oruçluyu iftar ettirirse, ona oruçlunun sevabı kadar sevap verilir; oruçlunun sevabından da hiçbir şey eksilmez.” [1] Bu hadisin ışığında, oruçluyu iftar ettirmenin sevabı, sadece büyük ziyafetlerle sınırlı değildir. Bir hurma, bir yudum su veya bir içim süt ile bile olsa, oruçluyu iftar ettiren kişi aynı sevaba nail olur. Efendimiz (s.a.v.)…
Yorum Bırak