Ruh Nedir? İslam’da Ruhun Anlamı ve Derinliği Üzerine Duygusal Bir Yolculuk
Ruhun Fısıldadığı Sözler
Kayseri’nin soğuk sabahında, güneşin ilk ışıkları kaybolmuş sokakları yavaşça ısıtmaya başladığında, kahvemi elime alıp pencere kenarına oturdum. Sadece dışarıdaki manzaraya bakarak düşüncelerime daldım. Etrafımda her şey sessizdi, ama içimde bir fırtına kopuyordu. O gün, içimde yıllardır beni rahatsız eden bir soruya cevap aramak istedim: “Ruh nedir?”
Hayatım boyunca, bu soruya bir yanıt bulmak hep beni bir şekilde huzursuz etti. İslam’da ruhun anlamı üzerine okuduklarım, kafamı karıştırmakla birlikte, beni hep bir yere çekti. Kayseri’nin o soğuk sabahında ruhum, kalbimle bir konuşma yapıyor gibiydi.
Ruh ve Kalp Arasındaki İnce Çizgi
Gece yatağımda mışıl mışıl uyuduğumda birden uyandım. Bir an, kalbim hızla çarpmaya başlamıştı. Sanki bir şey eksikti. O an, yalnızca vücudumun içinde bir can var gibi hissettim. O an, ruhumun bedenimden bağımsız bir varlık olduğunu düşündüm. Ama nasıl? İslam’daki ruh anlayışını düşündüm. Allah, her insanın içine bir ruh üfler ve bu ruh, bedenin içindeki en değerli şeydir. Ruh, hayatta her şeyin özüdür.
Yavaşça gözlerimi kapadım ve “Ya Rabbi, senin ruhunla her şeyin anlamını görmek istiyorum,” diye dua ettim. Kayseri’de, o soğuk kış sabahında, ruhum bir anlığına bir gölge gibi süzüldü ve hissettim ki, kalbim yalnızca bir organ değil, bir ruhun sesiymiş gibi atıyordu.
İslam’da Ruhun Yeri ve Görevi
İslam’da ruh, bedenin dışında bir varlıktır. Ancak bir o kadar da bedene bağlıdır. Ruh, bedenin bir parçasıdır ama onu aşar. İnsanın gerçek benliği ruhunda gizlidir. O an, bu gerçeği düşündükçe içimde bir huzur belirdi. Ruhun, sadece bir bedene ait olmadığı, her insanın derinliklerinde bir ışık gibi parladığı gerçeği beni derinden etkiledi.
Bir zamanlar, ruhu sadece bir enerji, bir güç olarak görüyordum. Ama o sabah, ruhun anlamını daha derinden hissettim. İslam’ın ruh anlayışındaki öz, bir insanın Allah’a yakın olma amacıdır. İslam, ruhu temiz tutmayı, onu Allah’ın emrettiği doğrultuda eğitmeyi amaçlar. Her bir ruh, bu dünyada bir yolculuk yaparken, asıl amacı Allah’a doğru olan bu yolda temizlenmektir.
Hayatın İçinde Ruhun Yankıları
Bir hafta sonra, Kayseri’nin sabahında yine aynı hisle uyandım. O günlerde, ruhumun derinliklerinde ne olduğunu, ne hissedeceğimi çözmeye çalışıyordum. Kendimi sürekli bir arayışta hissediyordum. Kayseri’nin sokaklarında yürürken, insanlara bakıp, her birinin farklı bir ruh haliyle yürüdüğünü fark ettim. Her birinin ruhu bir başka dünyada, bir başka derinlikteydi. Kimisi kaybolmuş, kimisi bir amaca ulaşmaya çalışıyordu. Kimisi mutluluğu arıyordu, kimisi de hayal kırıklığından boğulmuştu.
Birini gördüm. Yolda yalnız başına yürüyen bir adam. Yüzü donuk, gözlerinde bir şeyler kaybolmuş gibi. Bir an, onu izledim. İslam’da ruhun sağlığı, insanın içsel huzurunu yakalamasıyla mümkündür. O adamın gözlerinde eksik olan neydi? Ruhunun derinliklerinde bir boşluk mu vardı? İçindeki boşluğu keşfetmek için hepimiz bir yolculuk yapıyoruz.
O an, Kayseri’nin o kasvetli havasında bir kez daha düşündüm: Ruh, yalnızca insanın bedeniyle sınırlı değil. O, Allah’ın bir emaneti olarak insana verilmiş, ve her insanın ruhu kendi iç yolculuğunda farklı bir anlam taşır. İnsanlar bu yolculuğu farklı şekillerde geçirir, farklı deneyimler yaşar. Ama tüm bu yolculukların nihai amacı birdir: Allah’a yakınlık.
Ruhun Gerçek Anlamı
Gün batarken, o akşam çayı için masama oturdum. Bir yudum içtikten sonra, zihnimde dönen düşünceler bir anlığına kesildi. Ruhun anlamı, onun sadece bedenin bir parçası olmanın ötesine geçmesiydi. O an, her şeyin ne kadar geçici olduğunu fark ettim. Bu beden, bu dünya her şeyle sınırlıydı ama ruh, sonsuzdu. Ruhumuz, Allah’ın bize verdiği en değerli hediye olarak, bu dünyada öğrenmemiz gereken en önemli şeydi.
Gözlerimden yaşlar süzüldü, çünkü ruhumun huzuru, bir an önce Allah’a yakın olmak istememle birleşmişti. Birçok insan bu dünyada hayatın koşuşturmasında kaybolur, ama ruh, her zaman daha yüksek bir çağrıya sahiptir. Kayseri’nin o soğuk akşamında, belki de bir daha duymadığım kadar derin bir huzur buldum. Ruhun derinliklerinde kaybolmuş bir huzur, belki de hepimizin aradığı şeydi.
Ruhun Gücüyle Yaşamak
Ruh nedir? Belki de sorunun cevabı basittir: Ruh, bedeni aşan bir varlık, Allah’a ulaşma yolculuğudur. Onun gücüyle yaşamak, her an her durumda Allah’a yönelmek demektir. Bir kaybolmuşluk, bir arayış içinde olduğumuzda ruhumuzun gerçek anlamını bulabiliriz. Bir insan, Allah’a yakın olduğunda, ruhu da özgürleşir.
Kayseri’nin o soğuk sabahından bir hafta sonra, bir daha o adamı gördüm. Yüzündeki donukluk yoktu. Belki de ruhu, bir adım daha Allah’a yaklaşmıştı. Bir başka adım, belki bir başka yolculuk… Ve belki, hepimiz bu yolculukları ruhumuzla birlikte yapmalıyız.